6 Ocak 2017 Cuma

Patlamalarla ilgili çocuğuma nasıl davranmalıyım ?


Erken çocukluk çağındaki çocukların başetmeye çalıştığı çok zor bir stres vardır: “Varlıklarının ebeveynlerinin varlığına bağlı olması”. Bu sebeple, yaşamla ilgili tüm referanslarını ebeveynlerinden alırlar. “Çocukların saldırılardan nasıl etkilendiği” sorusu da büyük oranda ebeveynlerinin olaylardan nasıl etkilendiğine bağlıdır.

Bu tip saldırıların insan zihninde bıraktığı en hassas izler, günlük yaşamda sıklıkla kullanılan, bazen her gün geçilen yerlerin güvenli olmadığı, hiçbir yerde güvende olmama düşüncesi ve bunu takip eden yaşam dinamiğinde oluşan genel olumsuzluklardır. Buradan çıkarak, umutsuzluk, öfke, çaresizlik gibi kontrolü zor duygular bireyi ve toplumu zorlar.


Günlük akışın çok olağan dışı bir gelişme ile engellenmesi, birdenbirelik, önceden bilinemezlik, hızlı ve etkili bir şekilde kaygı ve olumsuzluk kodları oluşturabilir.

Yetişkinlerin kendilerini korudukları mekanizmalar vardır. Bunların bazılarını kendi psişelerinden, deneyimlerinden, bazılarını toplumdan alırlar. Ne var ki, özellikle erken çocukluk çağındaki çocukların ise tek dayanakları ebeveynleridir.  Bu yüzden çocukları terör atmosferinden korumak için yapılacak en önemli şey ailelerin kendi ruh sağlıklarını korumalarıdır.

Evdeki medya içeriklerinin çocuktan uzaklaştırılmasının ardından, bu süreçlerde birlikte geçirilen zamanın arttırılması, evdeki yerel stres faktörlerinin minimalize edilmesi, genel olarak barışçıl bir dilin tercih edilmesi, aile bireylerinin günlük konulara da yansıyabilen gerilim dilinden uzaklaşmaları alınabilecek ilk tedbirlerden. 

Erken çocukluk çağındaki çocuklar, deprem, sel gibi yine çok acı veren olayları dahi doğru aktarımlarla anlayabilirler ama yaşamındaki şiddet olgusu, henüz, arkadaşıyla oyuncak kavgası ederken yaşadıkları ile sınırlı olan bu dönem çocuklarına toplumsal içerikli bir şiddeti anlatma şansımız yoktur.

Konuyu uygun (!) şekilde anlatmaya çalışmak, onun anlam dünyasının dışında kalan her detay için çocuğun yeni korkular edinmesine neden olabilir. Çocuğunuz sizi soğukkanlılıkla dinliyor olabilir. Bu her şeyin yolunda gittiği anlamına gelmez. Erken çocukluk çağındaki çocukların korkuyu adlandırma, ifade etme becerileri sınırlı olduğundan, çocuğun neden ve ne düzeyde korktuğu, bağlam dışı davranışlarına yansıyabilir.

Erken çocukluk çağındaki çocuklar korktukları durumlarda aileleri ile ilgilidirler, söz gelimi bir patlama ile ilgili soru soruyorsa da, bu sorular aslında, ailesinin bu olaylardan ne kadar etkileniyor olduğunu anlamaya yöneliktir. O yüzden çocukla güven verici-yakın ilişkiler geliştirmek, onun yanında olduğunuz mesajını vermek olabilecek en etkili davranıştır.

Güvensiz bir coğrafyada yaşamak fevkalade stres verici.  Böyle bir bağlamda ebeveyn olmak daha da kaygı verici.  Ne var ki, erken çocukluk çağı çocuklarının bu ortamdan en az etkilenmesi için yukarıda bahsedilen,  “birbirine güvenmek, dayanışma, birbirinin yanında olma, barışçıl bir dil kullanma, günlük stres faktörlerini azaltmak” gibi tedbirlerin, aslında yetişkinlerin de kendilerini korumaları ve iyileşmeleri için çok önemli olduğu unutulmamalı.

Psk. Onur Gülbudak






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder